Blog Listem

12 Mayıs 2010 Çarşamba

Mehmet Rüzgar 5 aylık... 12.05.2009

Ballll...Cannnn...
Şükür bize bugünleri gösteren Rabb'a
Tam 5 aylık benim tatlı balığım...
Seninle birlikte olduğumuz son ay bu ay ...
Düşününce hüzünleniyorum...Tam sen kıvamında,havalar en ılımanında,birlikte olabileceğimiz ilk yılının en güzel zamanlarında senden ayrılacağımı düşündükçe...
İkilemlerimiz hem beni hem babanı uzun konuşmalara götürüyor.Annen senle kalmalı mı?
Yoksa kendi hayatını senle olana dahil mi etmeli? Değermi değmezmi sürekli konuşuyoruz...
Konuşman anneni çok rahatlatıyor.
Çalışacağım evet...İstiyor bir yanım şiddetle aktif olan tarafımı ama diğer yanım hararetle seni...
Bebeğim benim....
Seninle ışıl ışıl bahar günlerinde günlerimiz nasıl geçiyor 5.ayında ona bakalım biraz...
9 buçuk kilo oluşun,katı gıdalar geçişin,artık bıraktıpım yerde bulamayışım bir kaç önemli detay...
Sabah uyanıyor biraz oyuncaklarımızla oynuyoruz,saatimiz maksimum 08:00



Öyle güzel ve öyle özelsinki gözümü senden ayıramıyorum...


Babasının oğlu olarak sayısı 10 u geçmiş her nitelikten topumuz var...Toplara bayılıyorsun...



İkinci uykunun ardından Baby tv deki kahvaltı klübü başlarken sende yeni yeni peynirle,yumurta ile tanıştığın kahvaltını ediyorsun....




Fındık kurtları Babyfirst Tv den...
Fındığı saklıyorlar,buluyorlar ve sonra birbirlerini alkışlıyor...
Sen bu gözleri gördüğünde koskocaman bir gülücük yoluyorsun...Kaçırmıyoruz bu yğzden her sabah...Seninde artık tv programın var.
Her söylediğimizde pür dikkat kesildiğin şarkısı ile bitiriyoruz...
Fındığı bulduk tam burdaymış
Fındığı bulduk nereye saklanmış
Biz bulduk,biz bulduk
Herkese koca bir alkışşş....:)



Ve bir diğeri...
A cöe seni gördüm
A cöe seni gördüm....
Bu maviş cöe adam sana bu oyunu öğretti, her gördüğünde güldürdü sevindirdi,teşekkürler ona...



Digitürk ne işe yarardı bizim evde...
Annen İz TV, baban Lig Tv ve şimdi sende Baby tv ile Babyfist izle die...
Bütün eğitici oyunları,öğretici programları ile bizi bile yönlendiren bu iki kanal özellikle bu ay itibari ile gerçekten işimize çok yaradı...


Oyun halımız...
Bu halının hikayesini yine sitenden okuyabilirsin ballım...
Ama özellikle 3. ayından sonra; ki buresimde o kadarsın çok oynadığın eğlendiğin aynasında ilk kendini keşfettiğin muhteşem bir oyun arkadaşı oldu sana...
Öğlen uykusundan hemen önce burada bayağı yoruluyorsun artık....Taki beni görip kucağıma atlamak isteyene kadar...


Her oyuncağını buraya eklemekey kalksam daha 5 aydır dünyada olmana rağmen en az 50 çeşit oyuncağı sığdırmam mümkün olmayacaktı.
Bu da babanın sana 23 Nisan hediyesi...Erken ama ilk yürüme araban...
Çok sevdiklerinden...


Ve alındığı ilk gün babanla üzerinde gezerken...
Bu şekilde dolaşmak en eğlendiklerinden...


Hihi...
Ve yürütecimiz sayesinde boyunca erişebildiğin herşeyi aşağı çektiğin...
Bütün çiçeklerimi heder ettiğin...
Ahmet Dedenin hediyesi...


Çok oynadığın neşeli çıngıraklar...
Ellerine taktığımızda ellerini,ayaklarına taktığımızda ayaklarını keşfetmene,hareketlerini kontrol etmene yardımcı...
Babanın hediyesi....
Çok oynadıklarından....



Gelelim 5.ay hallerine öğlen yemeğimize başlıyoruz yavaş yavaş artık.
İşte sana yaptğımız ilk çorba,enginarlı havuçlu bezelyeli :)




İlk yemek servisin...



İlk lokmaların....




Merakla birbiri ardına seninleilk heyecanımız...




Kaşığı hemen benden alışın,kontrolü isteyişin,
Ve İştahle ve merakla midene indirişin...İşte 5.ayda bir öğlen menüsü...
Seni böyle beslemekte inanılmaz zevkli bir deneyim benim oburiks oğlummm...

Artık seninle ılık bahar günlerini öğle yemeğini yiyip hemen sonra uyandığında,gün akşam üstüne kavuşurken çıktığımız açık hava turları ile karşılıyoruz...
İnanılmaz mutluluk ve huzur verici...
Etrafı inceleyişin,mutlulukla gülümseyişin,bizi sık sık durduran hayranların oluyor.




Kah arabamıza atlayıp senle başbaşa nereye istersek uzanıyoruz.
Kah en yakın parka gidip senin iki gülücükle edindiğin arkadaşlarına oyalanıyoruz...
Akşam üstü öğünümüz genelde dışarıda...
Sen benim en önemli arkadaşımsın canım oğlummmm...


Hafta sonları babanda dahil olunca bir at tepesinde,bir oyuncak üstünde olabiliyorsun işte...



Benim babam hem komik,hem sempatik,hem eğlenceli,hem arkadaş...
Kıskanasım gelmese de senin babana olan bu ilgin onun bu süper babalığından kaynaklanıyor...
Oğlum baban seni inanılmaz seviyor.




Çok kullandığımız bakım bıcı bıcı kutumuz,kutusu ananenden,bakımlar her zaman kokoş teyzenden...
Banyo saatimiz hergün artık küçük gezimiz sonrası...
Su kurbağam bayılıyor bıcıbıcı ya...
Oynuyor eğleniyor annesiyle...
Günün en keyifli saatlerinden...
Yine en eğlendiklerinden....

Ve akşam banyo bitikten sonra,babası gelmeden az öncede keyfi uykusu ...Diş kaşıma yengeci yamacında...
Bu dişler varya bu dişler çabuk gelsin meleğime kızıcam ama ...
Seninle umut,sevinç güzellik huzur dolu bir gün daha devriliyor.
Senin gözlerin açık olarak saat 9 u bile göremiyor...
Öyle güzelsin öyle balsın öyle bizimsinki,senli güzellikleri ıskalayarak iş yaşamının çetrefiline adım atacak annen, şu an aklı hayali almıyor...
Misler kokanım...
Seni çok seviyorum...
Annnen...
12.05.2009



























































































































































































































10 Mayıs 2010 Pazartesi

Kahve Molasında yayınlanan Anneler Günü yazımız...

Çok sevdiğim bir site Kahve Molası...
Kendi içimde molalar almak istediğimde; yazmayı seven kalplerin yazılarını okuyarak,bazen de kendi molalarıma başkalarını dahil etmek istediğimde uğradığım bi yer benim içim...
Şİmdiye kadar yayınlanmaya layık gördükleri yazılarım için teşekkür ediyorum.
Bu da Anneler Günü notlarımız ve bir yazar edasındayız...
Okumak ve yazmak dünyanın insanı en mutlu eden şeylerdir oğlum.
Çok okuman çok yazman dileğiyle ...
ANNEN..


9 Mayıs 2010 Pazar

Mehmet RüzgaR 4 aylık 12.04.2010



Hihi hi
Sevinçiyiz mutluyuz...
Büyüyoruz...
Artık bize deniyor siz kotarmışsınız en zor kısmını diye...
Kilomuz 8.2
Boyumuz 68
Allah seni hep suhatli eylesin canoğlum...
Bu ay ananen bel kaymasından ötürü tam da senin 8 Nisan daki muayene gününde bir ameliyat geçirdi.
O gün senin sağlıklı gelişimine ameliyat çıkışı annenin ve senin ismini sayıklayan ananeni görünce pek sevinemesekte,çok güzel bir ameliyatla eskisinden daha da iyi oldu ananen ...



Koskoca adamımız oldun

Balımız oldun can oğlummm



Seni çok seviyoruz...



ANNEN...





Anneler Günü 09.05.2009


İlk gündü…

Gözgöze geldiğimiz an;yaşamımın ilk günü.

Hayatla tanıştığın ilk dakikalarda, hayatta tanıştığın ilk yüze bakarken, o masum ifadenle,benim bu ana kadar aciz yaşamış vücudum; var etmenin kudretiyle ve varlığımın devamının hürriyetiyle sarılıyorken…

Daha o an ifadeler, şekiller,hayata çizelen tüm tablolar siliniyordu bir yerlerde,

Anlamıştım;
Hiç birşey bir daha bu tabiat üstü anın ardında aynı olmayacaktı…

Sen öyle bayağılıktan,sıradanlıktan uzak, yaşama aciz ve bir o kadar aç,ve en önemlisi öyle benimdin ki

Biliyordum;
Bir gün yitirsem de bu içi bu dünya işi dolup taşmış belleğimi,yüreğim bu anı bulup çıkartır getirirdi seni…

Tuhaftı;
Yaradılışta hamuruna katılan o her hormonun uyumlu oynaşımda bir kadın,bir sıfata bürünüp kaybolabiliyordu,bir an da sorgusuz sualsiz anne olabiliyordu….

Şimdileri hala yediğimi merak eden annemin anlamsız gelen telaşelerini ,o gece sabaha dek damlasını dualarla çağırdığım kutsal süt ile seni beslerken anımsadım,durdum düşündüm duraksadım…

Bu güdü ile ben de kırk yaşına vardığında bile boğazından geçeni sorgulayacaktım…

Şimdi gerçekten bana tutunacak bir dal uzatıyordu kainat,
Al diyordu egolarından arın,işte anne diyordu iki çift gözbebeği,artık göğsünün her iki yanında sıcacık başımla ben varım….

Belirginleşiyor muydu yoksa belirsizleşiyor muydu bilemiyorum çizgiler ömrün rootunda, ne şimdi daha önce ne şimdi daha sonra…

Daha da önemlisi ne manalıydı senden önce ve senden sonra ?

Ve açılıyordu ruhumun tüm hücreleri akşamı bekleyemeyen sefalar gibi, dökülüyordu dişiliğimin tüm çiçekleri.

Çoğalıyordu gözyaşlarım, derinleşiyordu inanışlarım, çabuklaşıyordu uyanışlarım,azalan dargınlıklarım,çok daha uzağı görüyordu bakışlarım.
Dahası ,dahası ve dahası ile değişiyordum.

Zaman alıp başını gidiyordu önden, ardında sen ve en arkada ben …




Sen güneşlere gülen, başı daima gökyüzüne dönen bir gündöndü tarlası gibiydin…

Boy veriyor,serpilip dökülüyordun her yeni güne
Küçücük ellerinle kocaman zamanları avuçluyor, minicik gözlerine büyük manzaraları sığdırıyordun…

Ve en hassas hücrelerime dokunuyordun dört başı mahmur hallerinle…
Bir gün baharlar ,bir gün sabaha uyanan ilk ışıklar, bir başka gün koynumda cennetten kokular oluyordun…

Ben teslimiyetin keyfinde, ama tuhaf bir özgürlüğün kanatları üzerinde, melek oluyordum bulutların ardında bi yerde…

Tüm bunları yapabilecek ve aynı zamanda bu ahir zamanda var olabilecek tek şeydin…

Sen benim en dünya üstü hayallerimin verdiği sarhoşlukla daldığım uykumda,görülen gerçekleşmesi imkansız rüyaların hazzı idin…

Her şeyin özü,yaşamımın son sözüydün…

Hiç kimseye lüzum yok kutlamak için kendimi,önce sen gibi bir muazzamlığın annesi olduğum için yine kendimden başka…

Bugün Anneler Günü ….

Kutlum olsun….İyiki benim oğlumsun….

Annen…