Blog Listem

26 Ekim 2011 Çarşamba

Küçük Kuş ve Beyaz Mermer Şehir....



Kaf dağlarının eteklerine kurulmuş bir şehirdi orası,bulutları turkuaz hareli, gökyüzü manalı kifayeli...



Kandiller ışıldardı geceleri ve yıldızları kıskandırırdı kendine, yemyeşil çimenlerini ılık rüzgarların dövdüğü bahçelerde meyve kokuları saltanat sürerdi.


Yarın hiç düşünülmezdi burada dün de ona keza, çünkü bugün hatta bu anın dayanılmaz güzelliğinde vardı mutluluk,bu bilinirdi,


Sahip olunan hakikatti ve sahip olunacak olan hayal, hakikatin kucağında şükürle keyifli hayaller kurulurdu.

Fıtratı dupduru gönüllerde güzel olana bir aşk,dilde güzel olanı söylemeye bir telaş vardı....



Çünkü buraya uğramamıştı kızgınlık, o dağları delen öfkeyi hiç duymamışlardı. Hırsların,insani tuhaflıklarının bazen fesatlıklarının olduğunu hiçkimse öğretmemişti, bilmiyolardı suya atılan bir taşın bir büyük denizi dalgalandırabildiğini...



Bilmek istemiyorlardı ızdırabında değil,bilmemenin masumiyetinde yaşıyorları çünki...



Bir kitap okuyorum şimdilerde,küçücük bir kuşun bile cüssesine bakmadan beyaz mermerli bir şehri tam kanayan yerinden yararak deşebilerek yerlebir edebileceğini anlatıyor fikrime sığamamacasına...



Korkuyorum çok zaman, şimdiki gibi hep yanında olamamaktan,...


Bu nevrotik bir korku oysa, asla seni tamamı ile koruyamam ve sana bu saatten sonra böyle bi şehir kuramam biliyorum...

Bana bu şehri hayal ettiren ne biliyormusun?



Ya dünya dönsün böyle bir kıvamda dursun...Ya da bana seni geride bırakacak kadar kuvvetli olduğunu göster ileriki bir zamanda ne olursun....

Seni çok seviyorum Balığım..


Gördüğümü sindirebilmem ümidi ile...

Ebru

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder